27 Eylül 2017 Çarşamba

Karısını Bile Tanımayan Mensuplarıyla FETÖ İnkârda Sınır Tanımıyor!

Darbecilerin oluşturduğu “Yurtta Sulh Konseyi” ana davasında ifade veren darbeci Albay Müslüm Kaya, eşinin adını okuyarak tanıyıp tanımadığını soran hâkime “Tanımıyorum” yanıtını verdi!


15 Temmuz Darbe Girişimi'ni gerçekleştiren hainlerin oluşturduğu “Yurtta Sulh Konseyi” ile ilgili ana dava İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesinde görüşülmeye devam etti. Silivri'deki duruşmaya sanık olarak katılan eski 6. Motorlu Piyade Alay Komutanı Müslüm Kaya ise verdiği ifade ile “pes” dedirtti. Kaya, ifadesi sırasında eşinin adını söyleyip tanıyıp tanımadığını soran hakime "Tanımıyorum" yanıtını verdi.

Darbeci Albay Müslüm Kaya (en solda), ihanet girişiminden aylar sonra Konya Selçuklu'da bir başka FETÖ üyesi ile Mısır'a kaçmak üzereyken yakalanmıştı.
Hakim bazı isimler saydı ve Kaya'ya bu isimleri tanıyıp tanımadığını sordu. Ancak sanık tüm olay ve isimler için “Tanımıyorum, bilmiyorum.” diyerek cevap verdi. Hâkim, bu kez “Ayşenur Kaya'yı tanıyor musun?” diye sordu. Tanık eski Kurmay Albay Müslüm Kaya yine “Tanımıyorum” diye cevap verdi. Hâkim, “Bu söylediğim isim senin karın! Nasıl tanımıyorsun?” dedi. Bunun üzerine salonda gülüşme sesleri duyulurken sanık ise “Pardon” demek zorunda kaldı. Bu örnek Fetullahçı askerlerin bütün savunmalarının otomatik olarak inkâr ve ret üzerine kurulduğunun kanıtı olarak değerlendirildi.

15 Temmuz gecesi darbeciler tarafından oluşturulan Yurtta Sulh Konseyi isimli WhatsApp grubunda etkin şekilde faaliyet gösteren Albay Müslüm Kaya'nın, “Lojistik Destek Üssü kontrol altına alındı. Arıcılar Camisini susturuyoruz” dediği belirlenmişti.

HOCANIN DİLİNİ KESİN, GETİRİN!

Hain darbeci Kaya'nın ayrıca 6. Motorlu Piyade Alayının yakınında sala okuyan Arıcılar Camisini de işgal etmeye yeltendiği belirlenmişti. Camiden okunan salanın kışla içerisinden de duyulması üzerine Tuğgeneral Nebi Gazneli'nin Albay Müslüm Kaya'ya, “Halkı galeyana getiriyor, imamın sesini kesmemiz lazım!” dediği, Kaya'nın ise, Binbaşı Özgür Araz'a “Gidin ve şu hocanın dilini kesin, getirin” dediği ortaya çıkmıştı.

KONYA'DA YAKALANMIŞTI

Darbe gecesi yaptığı yazışmalarda kan donduran ifadeler kullanan Kaya'nın halktan ve polislerden mukavemet gösterenlere kanlı müdahale talimatları da bu yazışmalarda yer almıştı. 15 Temmuz Darbe Girişimi ardından firar eden Müslüm Kaya, Konya'nın Merkez Selçuklu ilçesinde gizlendiği evde yakalanmıştı. Kaya'nın firar etme planı yaptığı ortaya çıkmıştı.

Kaynak: Sabah

4 Eylül 2017 Pazartesi

FETÖ Elebaşının Yemek Artıkları İçin Birbirleriyle Yarışan Albaylar

FETÖ'nün GATA'daki yapılanmasına ilişkin iddianamede, örgüt üyesi tabip albayların FETÖ elebaşı Gülen'i mehdi olarak gördükleri ve yemek artıkları için birbirleriyle yarıştıkları anlatıldı. İddianamede yer verilen ihbar mektubunda, “(Sanık eski tabip albay) Abdulkadir T, bir hamlede hocadan artık kalan su dolu bardağı ve yarım İzmir köfteyi kaptı, dualar ve salavatlar çekerek köfteyi yedi ve üzerine suyu içti. Sanki zemzem suyu içiyor gibiydi” denildi.



Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca 104 şüpheli hakkında hazırlanan FETÖ'nün GATA'daki yapılanmasına ilişkin iddianamede, GATA'da görevli albay rütbesine yükselmiş subayların Gülen'e nasıl biat ettikleri çarpıcı bir örnekle gözler önüne serildi. İddianamede yer verilen iki ayrı ihbar mektubunda GATA'ya sızmış FETÖ'cülerin örgütün elebaşı Gülen'le yedikleri bir yemekte yaşananlar anlatıldı.

Buna göre, GATA Sağlık Hizmetleri Yönetimi Bilim Dalında görevli bir grup, 1996 yılı yaz aylarında Harbiye Askeri Müzesinde düzenlenen Askeri Tıp Kongresi'ne katılmak üzere İstanbul'a gitti. Kongre toplantılarının bitmesinin ardından sanıklardan eski Doç. Albay Turan F. ve Abdulkadir T'nin aralarında bulunduğu bazı kişiler, Gülen ile yemek yemek üzere Altunizade'deki FEM dershanesine geçti.

SANKİ ZEMZEM SUYU İÇİYOR GİBİYDİ

İhbarcılardan biri yemekte yaşananları şöyle anlattı:

“Ziyaretçiler salonda beklerken bir süre sonra Gülen beyaz cübbesiyle ve vaiz sarığıyla salona girdi. Herkes ayağa kalktı ve hocanın yerleşmesini bekledi, sonra hep birlikte yere oturduk. Turan F, Abdulkadir T. ve ben, bize gösterilen yer sofrasına oturduk. Hep beraber aynı kaptan İzmir köfte yemeğini yedik. Gülen, salatadan yedi, dikkat ettim bir köfteyi tam yedi, bir köfteyi ise yarım bıraktı. Bir bardak suyun yarısını içti, yarısını bıraktı. Ekmeğin de yine bir kısmını yarım bıraktı. Belki on dakika, belki daha az sofrada bizle yemek yedi. Daha sonra bize 'afiyet olsun' diyerek, sofradan ayrıldı. O sofradan ayrılır ayrılmaz, Abdulkadir T'de garip bir telaş başladı. Sofrada Gülen'in hemen yanında oturan tanımadığım genc? de öyle bir telaşla atıldı. Abdulkadir T, bir hamlede hocadan artık kalan su dolu bardağı ve yarım İzmir köfteyi kaptı, dualar ve salavatlar çekerek köfteyi yedi ve üzerine suyu içti. Sanki zemzem suyu içiyor gibiydi. Yüzünde kimseye kaptırmadan ele geçirdiği ganimetin hazzı vardı.”

Gördüklerine çok şaşırdığını belirten ihbarcı, Turan F'nin kendisine “Hocanın kerametine nail olmak için yapıyorlar. Hoca pek fazla yemek yemez. Herkesle de yemeğe oturmaz. Ama askerleri çok seviyor, o yüzden bizim soframıza geldi.” dediğini aktardı.

Kaynak: Hürriyet

5 Ağustos 2017 Cumartesi

ByLockçu Hemşireden Eşine “1 Dolar” Notu

Malatya'da FETÖ soruşturmasında ByLock'u kullandığı iddiasıyla gözaltına alınan hemşirenin üzerinde aynı suçtan ceza evinde tutuklu bulunan psikolog eşine vermek için yazdığı not çıktı.



Malatya'da Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik soruşturma kapsamında örgütün şifreli haberleşme programı ByLock'u kullandığı iddiasıyla gözaltına alınan hemşirenin üzerinde aynı suçtan cezaevinde tutuklu olan psikolog eşine vermek için yazdığı, cüzdanında bulunan bir dolarlık banknotla ilgili savunma yaparken söylemesi gerekenleri içeren not çıktı.

FETÖ/PDY'ye yönelik yurt genelindeki soruşturmalar aralıksız devam ederken gözaltına alınan bazı şüphelilerin ev ve üst aramalarında ele geçirilen deliller dikkati çekiyor.

Malatya Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü soruşturma kapsamında, İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ekipleri, ByLock kullandığı iddiasıyla kentteki hastanede görev yapan hemşire N.D.nin adresine operasyon düzenledi.

Gözaltına alınan kadının cüzdanında, aynı suçtan ceza evinde tutuklu bulunan psikolog eşi H.D.ye vermek için yazdığı not çıktı.

Notta, eşine cüzdanında bulunan bir dolarlık banknotla ilgili savunma yaparken söylemesi gerekenleri yazan N.D. çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

TAVUK BURGER YEDİK, 9 DOLAR TUTTU YALANI

N.D.nin eşine ithafen yazdığı notta, şu ifadeler yer aldı:

“Bir doları açıklarken şöyle bir savunmamız olsun. Cidde Havaalanında uçağı beklerken yemek yedik (tavuk burger, 2 adet), 9 dolar tuttu. Para üstü olarak da bir dolar verdiler. Bir dolarla üzerimizde kalan bir riyali cüzdanımızın bir köşesine koyduk. Arama yapıldığı gün memurlar bir dolarla beraber bir riyali de gördüler. Bir doları aldılar. Biz de 'Neden bir riyali de almıyorsunuz?' dediğimizde, 'Bizim işimize bu yarıyor, biz alacağımızı aldık, bir riyale gerek yok.' dediler. Ben medyadan defaatle bir doların FETÖ üyeliği için kullanıldığını duydum. Gerçekten FETÖ'yle ilişkin olsa evimde bir dolar tutar mıyım? Ben öğrencilik hayatımdan bu zamana kadar FETÖ'nün ne dershanelerine ne de sohbetlerine gittim. Çevremde FETÖ ile ilişkili kimseyle diyaloğum olmadı. Buna iş yerindeki arkadaşlarım da şahitlik edecektir. Umreden döndüğümüzde bin 200 dolarımız daha vardı. Onu da 'Dolar bozdur kampanyasında' bozdurduk. O bir dolar unutulduğundan kaldı.”

ETKİN PİŞMANLIKTAN FAYDALANMAK GİBİ BİR GÜNDEMİMİZ YOK

ByLock suçlaması konusundaki kararı eşine bıraktığını belirten N.D. notunu şu şekilde tamamladı:

“Eğer ByLock ile ilgili bir suçlama da varsa o konuda karar senin. Kesinlikle etkin pişmanlık yasasından faydalanmak gibi bir gündemimiz yok. Sen FETÖ'cü değilsin, olmadığın bir şeyi kabul edip siciline işletme. Biliyorum, orada dardasın ama ben burada senden 2 kat daha fazla dardayım. Avukatla paylaştığın bilgilerden haberimiz oldu. Boynum büküldü. Yine de canın sağ olsun. Sen iyi ol yeter. Allah'a emanet ol inşallah. Bugünler de geçecek biliyorum, inşallah hem dünyamızı hem ahiretimizi mahvetmeden geçer. Sabırla, metanetle bekliyoruz çıkmanı.”

Kaynak: AA

20 Temmuz 2017 Perşembe

FETÖ'nün Sapık Müftüsü

Kayseri’de tutuklu yargılanan FETÖ üyesi eski Müftü Aytekin Yılmaz’ın peygamberleri şehvet düşkünü gösterdiği, terörist başı Fetullah Gülen’i ise onlardan daha yüce bir makama oturttuğu paylaşımları ortaya çıktı.



Kayseri'de FETÖ soruşturması kapsamında tutuklanan eski Ardahan Müftüsü Aytekin Yılmaz hakkında mahkemeye gönderilen bir yazı, terör örgütünün nasıl bir sapkın düşünce içinde olduğu ve bunu nasıl yaymaya çalıştığını bir kez daha gözler önüne serdi. Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı Anayasal Düzene Karşı İşlenen ve Örgütlü Suçlar Bürosu’nca Yılmaz’ın yargılandığı 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilen yazı, Kaçakçılık ve Organize Suçlar Şubesi’nin sanık hakkında elde ettiği yeni delilleri içeriyor. 


SKANDAL PAYLAŞIM

Bu yeni deliler arasında en dikkati çeken ise FETÖ üyesi Aytekin Yılmaz’ın, Kayseri Müftü Yardımcısı olduğu dönemde peygamberler hakkında sarf ettiği skandal sözler oldu. Belgede, Yılmaz’ın peygamberleri şehvet müptelası gösterip aşağılayan, terörist başı Fetullah Gülen’i ise daha yüce bir konuma oturtan paylaşımına yer verildi. Yazıda, Yılmaz’ın müftülük personel ile yaptığı bir toplantıda, “Bütün peygamberler evlenerek şehvetini giderirler ama Muhterem Fetullah Gülen Hoca Efendi Hazretleri ise peygamberlerden de üstün olduğu için ibadet ederek şehvetini giderirdi.” ifadelerini kullandığına dikkat çekildi. Yeni deliller arasında Aytekin Yılmaz’ın, görevde olduğu süre zarfında makam odasına kolay kolay kimsenin giremediği, FETÖ üyesi olmayan personel odasına girdiğinde ise “Bu makama girdiğine dua et, buraya kolay kolay kimse giremez.” diyerek uyardığı da yer aldı.

Kaynak: Star

5 Temmuz 2017 Çarşamba

FETÖ'nün Yeni Haberleşme Ağı: Cryptnote

FETÖ soruşturmasında, örgütün yeniden yapılanmaya yönelik çalışmalara başladığı, bu kapsamda FETÖ mensuplarının marttan bu yana “Cryptnote” isimli şifreli haberleşme programı kullandığı tespit edildi.



Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) soruşturmasında, örgütün yeniden yapılanmaya yönelik çalışmalara başladığı, bu kapsamda FETÖ mensuplarının mart ayından bu yana “Cryptnote” isimli şifreli haberleşme programı kullandığı tespit edildi.

Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığı, Kanun Hükmünde Kararname ile meslekten ihraç edilen polis memuru Cumali K'nin örgüt mensuplarının kendisiyle yeniden irtibat kurmak istediği ihbarı üzerine soruşturma başlattı.

Cumali K, ifadesinde, daha önce kendisinden sorumlu olan “mahrem imamların” evine geldikleri ve maddi manevi bir ihtiyacı olup olmadığını sorduklarını beyan etti. İtirafçı eski polis, evine gelen kişilerin ByLock'tan daha güvenilir bir program yükleyeceklerini söylediklerini belirterek, bilgisayar ve telefonuna “Cryptnote” isimli şifreli haberleşme programını yüklediklerini kaydetti.

2 AYLIK FİZİKİ TAKİP

Başsavcılığın talimatıyla harekete geçen Ankara Emniyet Müdürlüğü ekipleri, eski polisin evine gelen 3 kişiyi takibe aldı. Ekipler, 2 aylık fiziki takibin ardından zanlıların, daha önce örgüt ile iltisaklı olduğu iddiasıyla meslekten ihraç edilen memurların evlerini ziyaret ettikleri ve toplantılar yaptıklarını belirledi.

Bunun üzerine zanlıların adreslerine düzenlenen operasyonda, İdris D, Mahmut O. ve Mutlu D. gözaltına alındı. Savcılıktaki sorgularının ardından mahkemeye çıkarılan zanlılar, “terör örgütüne üye olmak” suçundan tutuklandı.

Zanlıların, örgütün yeniden yapılanmasına yönelik çalışmalar yaptıkları, bu bağlamda Cryptnote isimli şifreli haberleşme programını memuriyetten ihraç edilen mensuplarının bilgisayar ve telefonlarına yükledikleri ve bunun aracılığıyla FETÖ üyeleriyle iletişime geçtikleri saptandı. Zanlıların ayrıca cezaevinde bulunan üyelerinin ailelerine ulaşarak, örgütten kopuşları engellemeye yönelik görüşmeler yaptıkları tespit edildi.

Bugüne kadar açılan FETÖ soruşturmalarında ismi geçmeyen zanlıların cep telefonları, HTS kayıtları ve hesap hareketlerinin de incelendiği soruşturmada, zanlıların örgüt içi itirafların önüne geçmek ve hala deşifre olmayan mensuplarının moral ve motivasyonlarını yüksek tutmak amacıyla hareket ettikleri belirlendi.

Kaynak: AA